Soruyu soran: Misafir | Tarih: 2009-09-27 | Okunma sayısı: 6653
1876 Anayasası Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk ve tek anayasasıdır. İki meclisli bir anayasadır. Heyeti Ayan üyelerini Padişah seçer. Meclisi feshetme yetkisi Padişaha aittir. 1876 Anayasası, ilk kez, halkın temsilcilerinden oluşan bir meclisin kurulmasını öngörerek, padişahın yanı sıra, halkın iradesinin de devlet yönetimine yansımasına imkân tanımıştır.
1876 Anayasası ile, artık, padişah ülke yönetiminde tek söz sahibi olmaktan çıkmıştı. Halkın temsilcilerinin istekleri de göz önüne alınmak durumundaydı. Bir başka deyişle, padişahın mutlak yetkisi sınırlandırılmış, şarta bağlanmıştı. Zaten, o döneme adını veren "Meşrutiyet" sözcüğü de, mutlak monarşinin, yani tek kişinin sınırsız yönetiminin şarta bağlanması, kısıtlanması, sınırlanması demektir. Amacı, devletin içinde bulunduğu sorunlara bir çözüm bulmak, daha açık bir ifade ile, imparatorluğun çöküşüne engel olmaktır. Batılı ülkelerin devlet sisteminin bazı özelliklerinin benimsenmesi ile, devletin, içine düştüğü kötü durumdan kurtarılabileceği düşünülmüştür.