Soruyu soran: Misafir | Tarih: 2007-11-13 | Okunma sayısı: 11126
Sportif yarışmalar öncelikle farklı kültürlerin bir araya gelmesi için tarih boyunca tüm kültürlerde yer almış ve sporcular birbirleri ile mücadele ederken daha çok kendi fiziksel kapasitelerini zorlamışlardır. Özellikle atletizm gibi bireysel sporlarda sporuların kazanma arzusu bir diğer sporcuya fiziki müdahalede bulunmadan tamamen kendi gücüyle yarıştığı diğerlerinin gücü arasındaki mücadeleye bağlıdır. Boks gibi güreş gibi tarafların birbirine şiddet uyguladığı sporlarda ise şiddet sadece ve sadece uygulanmasına izin verilen zamanla sınırlanır ve bunun dışındaki mücadele basit kavgalardan öteye gitmez. İşte ahlak ve fair play bu noktada başlar. Sonuçta yapılan bir sportif karşılaşmadır ve taraflardan sadece biri kazanır. Kaybeden kazanana saygılı olmalı, kazanan ise yendiği rakibini küçümsememeli ve aşağılamamalıdır. Kısaca taraflar kazansa da kaybetse de birbirine saygılı olmalıdır. Bugün özellikle futbol sahalarında gördüğümüz bazı olaylar sportif müsabakalardan uzak , basit ve zavallı mahalle mücadelelerine dönüşmektedir. Hakemlere karşı yapılan saldırılar, açık biçimde gole giden bir futbolcunun bir diğer futbolcu tarafından adeta bacağını kırmak amacıyla yaptığı fauller , seyircilerin sahaya attıkları çeşitli cisimler sporculuk ruhundan uzaktır. Fair play özünde insanın kendisine olan saygısını karşısındakine yansıtmasıdır. Hiç şüphesiz spor alanındaki fair play yaşamın her alanında bireyin hayatında çok önemli olmalıdır. kendine saygı duymayana kimse saygı duymaz.
5 Difüzyon diye bir sey varsa ozon tabakasi niye deliniyor? 3552 defa okundu
12 İstiklal marşı hangi aruz kalıbıyla yazılmıştır? 15436 defa okundu
17 Elementlere numara verilmesinin sebebi nedir? 3625 defa okundu
18 Karanlık kelimesinin eş anlamlısı nedir? 10439 defa okundu
19 47 kg ım bu benim kütlem mi yoksa ağırlığım mı? 6534 defa okundu
20 Çalışan insan mı dah başarılı olur yoksa zeki insan mı? 8013 defa okundu